Akbank Tünel Şubesi 1983

Sonraki şubem Akbank-Tünel 1983 Müdür dahil otuz kişilik bir şube düşünün, aynı binada Akbank Dış işler Müdürlüğü, Kambiyo yabancı ve Türk müşterilerin çokluğu, Banker Kastellinin ortalığı kasıp kavurduğu yıllardı. Akbank Dolapdere şubesinde 12 Eylül 1980 İhtilal günü işe başlamıştım, memur maaşı ancak ev kirasını ödüyordu, ticaret yapmadığım için başka para kazanma şansımız yoktu. Sahnede gösteri yapıp para kazandığım yıllardı ama yurt dışına gitmek hayal bile değildi. O zamanlar ; Lunapark, Yenikapı Gar, Yenikapı Çakıl, Bebek Belediye , Maksim, Caddebostan (Migros'un olduğu yer) Maksim, Tepebaşı, Kazablanka-Tepebaşı, Gazinolarının yanında Kervansaray, Cumhuriyet Pavyon, Foliberjer, Hisar Gibi Gece kulüpleri vardı. Gece kulüplerinin programları kendileri tarafından oluşturuluyor, Kervansaray da Karadeniz Ekibi ve Konya Ekibi, Turistler korkana kadar da Bursa Kılıç Kalkan Ekipleri sürekli gösteri yapıyorlar ve o işletmenin işçisi olarak yıllarca çalışıyorlardı. Karadenizlilerin çokluğu nedeniyle hiç bir eğlence mekanı Karadeniz Ekibi olmadan program yapmazdı. Bir tek Karadeniz ekibi vardı babam Kardeşleri amca çocukları ve akrabalarıyla birlikte yürüttükleri. Onu adı da Karadeniz Ekibiydi. Daha sonraları işlerin çokluğu ve araya paranın girmesiyle Karadeniz Ekibi birbirinden ayrılıyor, Babamların ekip adı “Genç Kardeşler Karadeniz Ekibi” diğerlerinin adı da “Karadeniz Ekibi “ olarak kalıyordu.  Lunapark, Yenikapı Gar, Yenikapı Çakıl, Bebek Belediye , Maksim, Caddebostan (Migros'un olduğu yer) Maksim, Tepebaşı, Kazablanka-Tepebaşı, Gazinolarının programlarını aklımda kaldığı kadarıyla “Şinasi Çiçek”, “Zeki Tükel”, “Haydar Kekeç”, gibi Sahne organizatörleri yapıyor, Karadeniz Ekipleri de bu Gazinolarda ye devamlı , ya da extra (çağırdıkları zaman gittikleri tek iş / gösteri ) çıkıyorlardı. 


Bana ise hayat gündüz banka akşam sahnelerde horon oynamayla geçiyordu. İşte tam bu sıralarda Ahbak da üç bin iki yüz lira maaş ile çalışırken, Akbank Müdürlerin den birini ayrılmasıyla Pamukbank kuruluyor, doğal olarak az maaş alan Akbanklılara teklif gidiyordu. İki Buçuk üç yıllık memurdum ama kabıma sığamıyorum,  tavsiye edilmiştim. Pamukbank Türbe Şubesinden hemen işe başlam teklifi geldi, maaşım ise reddedilemeyecek cinsten net olarak tam 0n bin liraydı. Henüz istifa etmemiştim, şaka gibi bir anda üç kat maaş Pazartesi  tam işe başlamak için konuşmaya gideceğim, Cumartesi günü Organizatör “Haydar Kekeç” bizi aradı, Sgk’lı dansçı olarak büyük bir sanatçı grubuyla “Almanya’ya turneye gidiyoruz” dedi. 

Nasıl olsa Akbank’ta çalışıyordum, aldığım maaş hayatımın hiçbir döneminde benim yurt dışına çıkmam için yeterli olmayacak ve hayatın daha sonra neler göstereceğini bilemeden, akıl veren yol gösteren biride olmayınca Pamukbank’ın üç kat fazla maaş teklifini eşime söylemeden, her zamanki gibi aklıma eseni yapan yapım nedeniyle ben turne de gösteriler için  Almanyanın yolunu tuttum.  Daha sonraları Horon için içimden geçenleri hesap etmeden hep uyguladım ve Horon Evi oluştu. “Almanya Yolculuğu” çok özel ayrı bir konu olarak sizlerle paylaşacağım. Tünele tayinim çıkmış, ben Pamukbank yerine Almayanın yolunu tutmuştum. 


Almanya dönüşü yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz mesai arkadaşlarımla Akbank’ta çalışmaya devam ettim.  Hatırladığım kadarıyla elimi omzuna attığım arkadaşım Tamer İçel, hemen bizim önümüzdekiler, Zonguldaklı Makbule (soyadını hatırlayamadım) yanındaki benim şefim Serap hanım, Gözlükü olan Şefimiz Oya Hanım, oturanlar ; Fügen, Sedat ve diğerleri. 


O zaman ki yıllarda müşteri kazanmak için insani yakınlaşma, mudinin işini çabuk yapma ve diğer asıl hizmetleri yani her iki tarafın ortak çıkarı doğrultusunda faizi verdin mi? O müşteri asla sizin şubenizden ayrılmazdı. Şimdilerde ise her şey otomatik genel merkezden faiz oranları hesaplamalar her şey hazır geliyor, sizin müşteriyi elde tutabilmek için ya cazibenizi yada cazibe+aklınızı kullanmanız gerekiyor.  Kastelli ortalığı kasıp kavuruyor, herkes faizler bankanın üç katı, o zamanlar ; Takas çekler, tasarruf hesapları ve vadeliye ben bakıyorum. Tünel şubesinde banko kalkmış  hepimiz tek masalarda o masanın patronu gibi oturup , müşterileri etkilemeye çalışıyoruz.


Yer, Beyoğlunun en güzel yıllarıydı, sanki beni bankaya zorla sokmuşlar gibi aldığım maaşa kızıyor, söyleniyordum. Vücudunu yabancılara satan çok güzel bir kız vardı. Her hafta para getiriyor  vadeliye yatırıyordu. Bankaya kızgınlığım, kıza yaptığım vicdan ve müşteri mutluluğu ! nedeniyle onu, parasını Kastelliye yatırmaya ikna ettim.  Aylar sonra Kastelli battı, kız bana geldi söyleniyor masalar tek kişilik herkes yan



,yana şefler duyacak kısık sesle onu ikna etmeye, gazını almaya çalışma mı hiç unutamam. İşin ucunda rezillik var  :)


Hala görüştüğüm ve bu resimde olmayan Sevgili Namık Şamlıoğlu var.. 

Hoşçakalın

25.04.2021


Blog yazılarım : Ara sıra bakar yorum yaparsanız sevinirim. 


https://www.tumblr.com/blog/horonevi

https://www.tumblr.com/blog/byasg

https://horonhalkamiz.blogspot.com/

https://aclangenc.blogspot.com/

https://bicakhoronu.blogspot.com/

https://otantikhoron.blogspot.com/


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Canan Akkaya