Muhteşem Horon Dansına Dokuz Yaşımda başlatıldım.


Yaşım dokuz Evimiz Tarabya’ dan çalışmak üzere Fatih’e getirilişimizin üzerinde çok kısa bir süre geçmişti… Halı, Mobilya, Beyaz Eşya dükkanının yanında bir de  Yorgancı dükkanımız vardı. Eve sadece otel gibi uyumak için gidiyorduk. Zamanımız ; Evden dükkana, dükkandan okula, okuldan dükkana şeklinde geçiyor, derslerimizi bile dükkanda çalışmak zorunda bırakıldığımız için doğal olarak çalışa mıyorduk. Rahmetli 1974 Kıbrıs şehidi olan abim bu sarmaldan kurtulmak için kendini Askeri okula atmak zorunda kalıyor, askerliği ve askerleri çok seven babamdan izni koparıyordu. Bizim ise kaçma, başka yere gitme şansımız olmadığı için, zorunlu olarak yorgan deposunda askeri horon :) eğitimine Kemençeci Bahattin Çamurali ile başlıyorduk. Ayağımızı yanlış bastığımızda çok kızarak uyarılıyor, yanlışa devam etmemiz durumunda yanlış ayağımıza , babamın ayağından çıkan bir esas duruş tekmesi yiyorduk. İşte böylece eğitim yılları çok neşeli ve eğlenceli geçiyordu. 
Çabuk alelacele çalıştırılıyor Türkü söylemek için sahnelere çıkan babamın arkasından güya horon ekibi olarak sahneye çıkıyorduk..  Oynarken hepimiz başka bir yana basıyor, yaşımızın küçük olması sebebiyle sempati ve hoşgörü ile karşılanıyor , babam da bizi yetiştirme bedellerini Düğün sahiplerinden alıyordu.  


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Canan Akkaya